Süleyman Özaydın


Deprem ve yardımlaşma!

Yaklaşık 15 gün önce 6 Şubat pazartesi sabahı saat 04.17’de merkez üssü Kahramanmaraş Pazarcık merkezli, öğle saatlerinde ise Elbistan merkezli olarak 7,7 ve 7,6’lık depremler sonrası on ilimiz felaketi yaşamış, adeta kıyamet kopmuştu.


Yaklaşık 15 gün önce 6 Şubat pazartesi sabahı saat 04.17’de merkez üssü Kahramanmaraş Pazarcık merkezli, öğle saatlerinde ise Elbistan merkezli olarak 7,7 ve 7,6’lık depremler sonrası on ilimiz felaketi yaşamış, adeta kıyamet kopmuştu.
Bunun acısı tüm ülkemizi sarmış, yaralarını bir nebze de olsun sarmak amaçlı olarak düzenlenen yardım kampanyalarına katılarak kadirşinas örneği sergilemiş ve sergilemeye de devam etmekteyiz. Hemen her birey imkanları doğrultusunda yardımlaşmaya dahil olmuştu. Millet olarak bizi biz yapan erdemlerimizden olan yardımlaşma duygusunuda ülke olarak en güzel şekilde yerine getirmiş ve getirmeye de devam ediyoruz. Bu bağlamda ilçemizde de yaklaşık on kamyon gıda, giyecek, ısıtıcı gibi temel ihtiyaçların yanı sıra dört kamyonda yaklaşık 80 ton yakacak odunda deprem bölgesine gönderildi. Deprem bölgelerine taşıma işini teklif edilmesine karşılık hiçbir ücret talep etmeden üstlenen KOÇ-YER Kooperatifine teşekkürler, böyle çok zor bir dönemde insani duygularını önde tutan herkese çok teşekkürler! Ancak aldığım bir duyum da beni ziyadesiyle üzdü, deprem bölgesinden gelen salça ihtiyacına karşın ilçemiz de üretim yapan salça fabrikasının kendilerine bu istek iletilmesine rağmen duyarsız kalması gerçekten kabul edilir bir şey değil! Tabi ki! Yardım gönül rızasıyla yapılan bir şeydir ancak senin bir işletme olarak böyle bir ürünün varsa bu insanlarımızın zor gününde yanlarında olman gerekmez mi? Kardeşlik ve yardımlaşma köprüsünün daha işler hale getirilmesinin sağlanması ve tabi yardımların da bölgenin gereksinimleri doğrultusunda yapılması daha uygundur. Asrın felaketinde bir olacağız, birlik olacağız ve bu yaraları birlikte saracağız. 
Bu arada da ilçemizin sınırları içerisinde fay hattı olduğunu göz ardı etmeyelim, içinde oturduğumuz binaların sağlamlığını ve depreme dayanıklılığını kontrol ettirelim, deprem uzmanlarının dediğini aklımızdan çıkarmayalım. Deprem değil, bina öldürür, önce tedbir sonra tevekkül! Tekrar depremler de hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralı vatandaşlarımıza acil şifalar diliyorum. Milletimizin başı sağ olsun.
   Sevgiyle kalın.